CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajındaki ifadeleri nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu'nu cezaevinde ziyaretinin ardından açıklama yaptı. Dilruba'nın tutukluluğunun tamamen hukuksuz olduğunu belirten Özel, 3 Eylül'deki duruşmada serbest kalacağını öngördüklerini söyledi.

HüdaPar Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu Özgür Özel'e 72 saat süre verdi HüdaPar Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu Özgür Özel'e 72 saat süre verdi

Özgür Özel, Dilruba'yı cezaevinde ziyaret etti: Yönetimdeki acziyetin, savrulmanın ifadesi Özgür Özel, Dilruba'yı cezaevinde ziyaret etti: Yönetimdeki acziyetin, savrulmanın ifadesi

Açıklamalarında eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında 3,5 yıla kadar hapis ve siyasi yasak istemi ile açılan dava hakkında konuşan Özel, Sinan Ateş cinayetini hatırlatarak "Kemal Bey'e karşı yapılan bu suç duyurusu MHP'nin vaktiyle kendi tükenmişliğinin ve gündemden düşmüş olmanın, milletin gözünden, gönlünden düşmüş olmanın, suç örgütleriyle anılıyor olmanın, kendi evlatlarının kanını Ankara'da sokak ortasında bırakmış olmanın kusurunu, ayıbını örtmek için yaptıkları ve gönderdikleri yerde de kendi etkileri altında olan atanmalarına vesile oldukları birtakım silahşörleri tarafından yazılmış, kabul edilmiş, iddianameler üzerinden ortaya koydukları bir kurgudur." dedi.

Özgür Özel, "Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için bunlar vız gelir tırıs gider. Hapse mi atacaksınız? Bir önceki genel başkanımızı hapse atmanız için mevcut genel başkanın cesedini çiğnemeniz lazım. Hodri meydan." ifadelerini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu'na siyasi yasak davası! Suçlamalar gündeme bomba gibi düştü Kemal Kılıçdaroğlu'na siyasi yasak davası! Suçlamalar gündeme bomba gibi düştü

Özel'in Kılıçdaroğlu'na açılan davaya ilişkin açıklamaları şu şekilde:

Dün öğrendik ki önceki Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'na 3-3,5 yıl hapis ve siyasetten men cezası talep eden bir iddianame hazırlanmış ve kendisini birileri yargılamak istiyorlar. Şunu ifade etmek isterim ki; CHP Genel Başkanlığı'nı devraldığım sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk'ün kurduğu partinin genel başkanlığında 13 yıl oturmuş birisidir.

Tüm genel başkanlar gibi Atatürk, boynunda idam fermanıyla bu yola çıkmıştır, suikast girişimlerine muhatap olmuştur ve canını ortaya koyup bu ülkeyi kurtarmış ve bu ülkeyi kurmuştur. İsmet Paşa savaş meydanında canını ortaya koymuş, suikast girişimlerine muhatap olmuş, her türlü tehdide rağmen dimdik durmuş bir genel başkanımızdır. Bülent Ecevit, "suikast girişimi olacak mitingi iptal et" diyenlere "o mitinge gideceğim, ben görevimi yapacağım, onlar da görevini yapsın" diyerek cesaretini göstermiş, uğradığı suikast girişimi sırasında dahi dimdik ayakta durmuş bir genel başkanımızdır. Altan Öymen 12 Eylül Darbesi'nden sonra cezaevinde yatmıştır, Deniz Baykal cezaevinde yatmıştır, sayın Kemal Kılıçdaroğlu PKK'nın kurşunlarına hedef olmuştur. Bir şehit cenazesinde linç girişimine uğramıştır.

Genel Başkanlığımın daha ilk aylarında kendi memleketimde organize edilmiş bir güruh tarafından cenazeye sokulmamak, emniyetin ve valiliğin bu hazırlıktan haberdar etmesi durumunda "ölümü göze alırım, kendi memleketimde cenazeye gitmemeyi göze almam" diyerek şehit cenazesinde saldırıya uğramışızdır. Hiçbirimiz Atatürk'ün emanetine sahip çıkarken bir adım geri atmadık, bir kelime eksik konuşmadık, bir santim eğilmedik.

Kemal Bey'e karşı yapılan bu suç duyurusu MHP'nin vaktiyle kendi tükenmişliğinin ve gündemden düşmüş olmanın, milletin gözünden, gönlünden düşmüş olmanın, suç örgütleriyle anılıyor olmanın, kendi evlatlarının kanını Ankara'da sokak ortasında bırakmış olmanın kusurunu, ayıbını örtmek için yaptıkları ve gönderdikleri yerde de kendi etkileri altında olan atanmalarına vesile oldukları birtakım silahşörleri tarafından yazılmış, kabul edilmiş, iddianameler üzerinden ortaya koydukları bir kurgudur.

Kemal Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan iddianame Sinan Ateş'in kanını örtmez. Örtmez. Kendi evlatlarının, kendi atadıkları Ülkü Ocakları Başkanı'nın Ankara'nın ortasında uyuşturucu çetelerinden devşirilmiş tetikçiler tarafından öldürülmüş olması da, o cinayet duyulduğu andan itibaren MHP'den bir taziye, tepki tweeti, anaya babaya eşe bir taziye telefonu, bir cenazeye katılım, her şeyi bıraktım geride kalan 2 kız evlada bir sahip çıkma, bir başını okşama yapamayacak sorumluluğu örtmez. Örtmeyecek.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu için bunlar vız gelir tırıs gider. Hapse mi atacaksınız? Bir önceki genel başkanımızı hapse atmanız için mevcut genel başkanın cesedini çiğnemeniz lazım. Hodri meydan.

CHP'nin hangi genel başkanını korkuttunuz, sindirdiniz de bir önceki genel başkanı sindireceksiniz. 1 milyon 460 bin CHP'nin kayıtlı onaylı üyesi Kemal Bey'i yargılatmaz. Çok istiyorlarsa hep beraber geliriz bizi yargılayacaksınız.
 

Editör: Nigar Topcu