Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekillerinin şikayeti üzerine, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında "suç ve suçluyu zincirleme şekilde övme" suçlamasıyla dava açıldı. Kılıçdaroğlu'nun bu davadan 2,5 yıldan 3,5 yıla kadar hapis cezası alması ve Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca siyasi yasaklı hale gelmesi talep ediliyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, ağır ceza mahkemesi tarafından kabul edildi.
Dava, MHP milletvekilleri İzzet Ulvi Yönter, Feti Yıldız ve İsmail Faruk Aksu'nun Şubat 2022'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptıkları şikayetle başlatıldı. Kılıçdaroğlu'nun 2014 yılında İstanbul Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Kulübünde yaptığı söyleşi, 2015 yılında katıldığı televizyon programları ve toplantılardaki demeçleri suçlama konusu yapıldı. Selahattin Demirtaş'a ilişkin sözleri de iddianamede delil olarak yer alırken, iddianamede ayrıca Kılıçdaroğlu'nun "FETÖ'nün siyasi ayağını açıklayacağım" demesine rağmen bu konuda bilgi vermediği ve suçluyu kayırma suçunu işlediği öne sürüldü.
Selahattin Demirtaş'a Yönelik Açıklamaları Suçlama Konusu Yapıldı
Gerçek Gündem'den Seyhan Avşar'ın haberine göre, Kılıçdaroğlu'nun 25 Eylül 2019'da Moda Deniz Kulübü'nde gazetecilerle yaptığı toplantıda Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunu eleştiren ifadeleri suçlama konusu yapıldı. Kılıçdaroğlu, yargının bağımsız olmadığını ve hakimlerin siyasi baskı altında olduğunu belirtmişti. Ayrıca, 20 Haziran 2019’da Gazete Duvar’a verdiği söyleşide, Demirtaş’ın “Kürdistan” ifadesine dair yorumları da suçlama konusu oldu.
Barış Süreci Konuşmaları
Mart 2019'da Habertürk TV'de, Eylül 2017'de Fox TV’de ve 2019 yılında çeşitli mitinglerde yaptığı konuşmalar, barış sürecindeki ifadeleri nedeniyle suçlama konusu yapıldı. Kılıçdaroğlu’nun bu konuşmalarında “suç ve suçluyu övdüğü” iddia ediliyor.
FETÖ ile İlgili Suçlamalar
Kılıçdaroğlu’nun, ByLockçu milletvekilleri listelerini Cumhuriyet Başsavcılıklarına teslim etmemesi ve “FETÖ’nün siyasi ayağını açıklayacağım” demesine rağmen bunu gerçekleştirmemesi, suçlama olarak öne çıktı. Ayrıca, iptal edilen İstanbul seçimlerine dair YSK üyesi hakimlere yönelik "çete" ifadesi kullanımı ve 25 Temmuz 2017’de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım da suçlama konuları arasında yer aldı.
İddianamede MHP milletvekillerinin suç isnadında bulunduğu eylemler, Kılıçdaroğlu’nun TBMM Grubunda yaptığı açıklamalarla ilgili olarak yasama sorumsuzluğu kapsamında değerlendirilerek cezai tatbikat yapılamayacağı belirtiliyor.
