4 Ağustos 2023 Cuma günü Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan cuma hutbesinin konusu "Cuma, Haftalık Bayram Günümüz" olarak belirlendi. Her hafta düzenli olarak yayınlanan cuma hutbesi, dinhizmetleri.diyanet.gov.tr internet adresinden paylaşıldı. Cuma namazı kılan Müslümanlara kıymetli bilgi ve öğütlerin verildiği hutbede, cuma gününün önemi anlatıldı.

Hutbede "Evet, bugün en önemli vazifemiz, bütün işlerimizi bir tarafa bırakarak Cuma namazı için camilerde buluşmaktır." ifadelerini kullanılarak, cuma gününün tevhidin nişanesi olduğunu vurgulandı. Cuma gününün Müslümanların haftalık bayramı olduğunu belirten hutbede Allah'a olan kulluk sözününün tazelendiği mübarek bir gün olduğu ifade edildi.

Hutbede, Cuma namazına çağrılan Müslümanların alışverişi bırakarak camilere koşmaları gerektiği hatırlatıldı. Cuma namazı vaktinde yapılan alışveriş ve kazancın helal olmadığına dikkat çekilen hutbede, Cuma namazından önce maddi ve manevi kirlerden arınmanın önemi vurgulandı.

Cuma namazının güzel bir müjdesi olduğu belirtilen hutbede, Hz. Muhammed'in Cuma namazının vaktinde Allah'a dua etmenin kabul olduğunu söylediği bir hadisine yer verildi. Ayrıca Peygamber Efendimiz'in Cuma namazını üç defa terk eden kişinin kalbinin mühürleneceğini uyardığı bir hadis de hatırlatıldı.

Hutbede, Cuma gününün bereketi ve sevincinden mahrum kalınmaması gerektiği vurgulandı. Namazların Cuma namazıyla taçlandırılması gerektiği belirtilerek, Cuma namazını insanlara hatırlatmak gerektiği ifade edildi. Çalışanların ve öğrencilerin Cuma namazını kılabilmesi için mesai saatlerinin ve ders programlarının buna göre düzenlenmesi gerektiği konusunda hassasiyet gösterilmesi gerektiği belirtildi.

Akdeniz'de korkutan deprem: AFAD'dan açıklama Akdeniz'de korkutan deprem: AFAD'dan açıklama

 İşte, 4 Ağustos 2023 cuma hutbesinin tam metni:

CUMA: HAFTALIK BAYRAM GÜNÜMÜZ

Her hafta Cuma günü tevhidin nişanesi minarelerden yankılanan ezan-ı Muhammedi ile camilere koşan aziz kardeşlerim! Cumamız mübarek olsun. Allah’ın selamı, rahmeti ve mağfireti hepimizin üzerine olsun.

Muhterem Müslümanlar!

Bugün, günlerden Cuma. Bugün, Peygamberimiz (s.a.s)’in buyurduğu üzere, güneşin doğduğu en hayırlı gün. Bugün, biz müminlerin haftalık bayramı. Bugün, Rabbimize olan kulluk sözünü tazelediğimiz mübarek bir gün. Bugün, kardeşliğimizi pekiştirdiğimiz, birlik ve beraberliğimizi sağlamlaştırdığımız bereketli bir gün.

Aziz Müminler!

Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağrıldığınızda Allah’ı zikretmeye koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz, bu sizin için daha hayırlıdır.” Ayet-i kerimeden de anlaşılacağı üzere kendilerine Cuma namazı farz olan kimselerin, ezan okunduktan sonra yaptıkları alışveriş ve elde ettikleri kazanç helal değildir. Evet, bugün en önemli vazifemiz, bütün işlerimizi bir tarafa bırakarak Cuma namazı için camilerde buluşmaktır. Maddi ve manevi kirlerden arınmak için, neşe ve sevinç içerisinde Rabbimizin emrine uymaktır. Yanımızdaki kardeşimize rahatsızlık vermeden, tertemiz bir şekilde omuz omuza saf tutmaktır.

Kıymetli Müslümanlar!

Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadislerinde bizlere şu müjdeyi vermektedir: “Cuma namazı vaktinde öyle bir an vardır ki insan o anda Allah’tan bir şey dilerse Allah dilediğini ona mutlaka verir.” Bir başka hadisinde ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), bizleri şöyle uyarmaktadır: “Her kim önemsemediğinden dolayı Cuma namazını üç defa terk ederse kalbi mühürlenir.” Bu hadislerdeki müjde, ne güzel bir müjde; uyarı ise, ne büyük bir uyarıdır. Bu müjdeyi ve uyarıyı işiten bir mümin, Cuma namazını kasten terk edebilir mi hiç?

Değerli Müminler!

Hutbe olmadan Cuma namazı olmaz. Hutbe, tıpkı namaz gibi Allah’ı zikretmektir. Hutbenin bir adabı vardır. Bu da minberdeki hatibi can kulağıyla dinlemektir. Hutbe esnasında asla konuşmamaktır. Telefonla ya da başka şeylerle meşgul olmamaktır. Allah Resûlü (s.a.s) hutbe adabı hususunda bizi şöyle uyarmaktadır: “Cuma günü imam hutbe okurken konuşan arkadaşına ‘sus!’ bile desen, hatalı bir iş yapmış olursun.”

Aziz Kardeşlerim!

Cuma gününün bereketinden, sevincinden, maddi ve manevi kazanımlarından kendimizi mahrum bırakmayalım. Günde beş defa eda ettiğimiz namazlarımızı Cuma namazıyla taçlandıralım. “Sen yine de öğüt ver. Çünkü öğüt müminlere fayda verir.” ilahi hitabına kulak vererek Cuma namazını birbirimize hatırlatalım. Gençlerimizi, çocuklarımızı sevgiyle, muhabbetle, güzel bir üslupla camiye teşvik edelim. Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla Allah’ın evlerine koşalım. Çalışanlarımızın ve öğrenci kardeşlerimizin en önemli farz ibadetlerinden birisi olan Cuma namazını eda edebilmelerine yardımcı olalım. İş yerlerimizdeki mesai saatlerini, okullarımızdaki ders programlarını Cuma namazının vaktine göre düzenleyelim. Unutmayalım ki ibadet özgürlüğü ve insan haklarına riayet bunu gerektirir. Bu hususta hassas davranmayanlar büyük bir vebal altına girmektedir.

Editör: Nigar Topcu