38,2582$% 0.1
43,7915€% -0.67
4.169,96%-0,93
6.898,00%-0,21
27.507,00%-0,22
3472529฿%3.80809
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhuriyet ve Nefes gazetelerine verdiği röportajda, partisinin 21. Olağanüstü Kurultayı’nın ‘CHP’ye kayyum atama niyetine karşı bir meydan okuma’ olduğunu söyledi.
Özel, hükûmetin kurultayı şaibeli göstererek CHP’yi bölme ve yönetimini ele geçirme planı olduğunu savundu.
Özgür Özel, kurultaya ilişkin şunları kaydetti:
Biz bu kurultayı CHP’ye kayyum atamaya niyetlenene ve buna cüret edebilen anlayışa meydan okumak için yaptık. Bu anlayış cesareti şuradan alıyordu: Bursa’da bir meczup, Bursa İl Başkanı’na ‘şaibeli kurultay’ diye iftira attı. Bursa İl Başkanımız şikayet etti. Erdoğan, bunu Ankara’ya çekti ve bunu fırsata çevirip bir yıl açık tutup ikide bir ‘şaibeli kurultay’ diyordu. Ben Erdoğan’ın ‘şaibeli kurultay’ lafına bilerek yanıt vermiyordum. Çünkü bir liderin başka bir partinin kurultayına laf etmesinin siyaseten bir karşılığı yok. Ama burada bir tuzak vardı. Sonra bir süre sonra çok kötü niyetli kişiler bu tuzağa düştüler. Şaibeli kurultay meselesine cevap vermeye, bu iddiaları kale alınacak iddialarmış gibi yalanlamaya, birileri doğrulamaya geçti. Hem de meczupların ifadeleri üzerinden. Amaç bunu bir fırsata çevirip partiye kayyum atayıp partiye çökmekti. Aslında temel niyetleri hem ön seçim sürecini ve bu mücadele sürecini baltalamaktı. Burada da en güvendikleri şey CHP’de çoklu yapılar var, birbirlerine düşürmek.
Yaşananlar için ‘cunta’ olarak değerlendiren Özel, şöyle devam etti:
Bir darbe, askeri veya sivil olsa o darbe halkın iradesine karşı yapılır, onu yöneten yapıya ‘cunta’ denir. Yerel seçim sonucunda Ekrem İmamoğlu belediye başkanı. Bu yerel seçimi ortadan kaldırmaya yönelik kayyum atama niyeti çok belli. O meydanlar olmasaydı kayyum atayacaktı. Seçilmişi antidemokratik yollarla uzaklaştırmaya çalışıyor. İkincisi gelecek seçimde kendisiyle yarışacak bir adayı diplomasını iptal ettirerek, beş-altı davayla aday olamaz hale getirmek istiyor. Yani kendi rakibine darbe yapıyor. Bir sonraki cumhurbaşkanına, bizim cumhurbaşkanı adayımıza darbe yapıyor ve şu anda o cuntanın başında. Ben mesela Erdoğan’dan (o sözü) geri alabilirim. Şartı şudur: Der ki ‘Bu yaşananlarla benim bir ilgim yok. Ama bu bir darbe girişimidir. Çünkü bu yalancı şahitler, gizli tanıkların yalan ifadeleriyle ispatlanamayan kanıtlarla birlikte benim bu darbede bir şeyim yok. Birileri darbe yapmaya çalışmış.’ Eğer Akın Gürlek’e ‘darbeci’ diyorsa; ‘Ben darbenin arkasında değil, karşısındayım’ diyorsa, ben Erdoğan’ı demokrasiden yana koyduğu tavırla tebrik de ederim. Ama bu operasyonla ilgili yaptığı her yorumda aynı Ergenekon, Balyoz‘da yaptığı gibi, ‘Bunun savcısı benim’ diyor, savcıyı sahipleniyor. Savcıyı oraya atayan da o.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine açtığı tazminat davası ile ilgili konuşan Özel, “Ben Hulusi Akar’a, ‘Sen silah arkadaşlarının bedduasını almış adamsın.’ dediğimde o davayı da kazanmıştım. Çünkü 224 tane silah arkadaşı, ‘Özgür Özel haklı’ diye tanıklık için başvuruda bulunmuştu. Bu dava bizi yıldırmak için yapılan bir şey. Biz yılmayız. Hakaret yok, iftira yok. Yapılan durumu siyaseten anlatan, hukuken de tarif eden bir noktadayız. Ben Akar’ın silah arkadaşlarının beddualarını alan birisi olduğunu mahkemede ispatladığım gibi, Erdoğan’ın cuntacı olduğunu mahkemede ispatlayacağım. Belki birinci kademe mahkemesi etkileri altında olabilir ama en sonuna kadar gidip, bu davayı kazanıp onun cuntacı olduğunu karara bağlatabilirim.” ifadelerini kullandı.
CHP kurultayı için YSK’ye başvurduğu iddia edilmişti: Berhan Şimşek’ten yalanlama