35,1761$% -0.01
36,7640€% 0.01
2.956,17%-0,72
4.803,00%-0,55
19.244,00%-0,55
3337407฿%0.51619
Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davada sona gelindi.
Mahkeme, “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan tutuklu sanıklar olan amca Salim Güran, ağabey Enes Güran ve anne Yüksel Güran’a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.
İtirafçı Nevzat Bahtiyar ise “suç delillerini yok etme” suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Narin Güran cinayetine ilişkin görülen davada cezaların belli olmasının ardından açıklama yaptı.
Bakan Göktaş “Narin kızımız için sorumluların en ağır şekilde cezalandırılmaları adına Bakanlık olarak süreci yakından takip edeceğimize söz vermiştik ve bu sözümüzü kararlılıkla yerine getirdik.” cümlelerini kullandı.
Kararın ardından adliye önünde açıklama yapan eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, böyle bir karar beklemediklerini kaydetti.
“Diyarbakır Barosu davayı ilk günden beri büyük bir kararlılıkla takip etti.” diyen Nahit Eren, şunları söyledi:
Bütün olumsuzluklara, tepkilere rağmen Narin’in için adaletin tesisi ve adil bir karar çıkması için hukuk mücadelemizi sürdürdük.
Biz bugün mahkemeden böyle bir karar mı bekliyorduk, hayır. Duruşmada da dün izah ettim, bu dava dosyası hukuki açıdan hepimizi yoran bir dosyaydı. Maalesef suça dair hiçbir itiraf söz konusu olmadı. Öldürmüşse Nevzat bir katil olarak ceza yemeliydi. Öldürmemiş olsa bile hem dosyamızdaki baz verileri aynı zamanda 9-10 gün boyunca Narin’in dereye götürüp saklayan ve bekleyen kişi. Benim nezdimde adalet duygumuz tatmin edilecekse hukuki çerçevede aslında Nevzat’ın da iştiraken kasten çocuğu öldürmekten cezalandırılması gerektiği kanaatindeyiz.
Kararın Nevzat boyutuyla eksik kaldığı kanaatindeyim. Diyarbakır Barosu Dava Takip Komisyonumuz bu kararı Nevzat boyutuyla istinaf edecektir. Tüm toplumun vicdanında büyük yaralar açan bu cinayet dosyasında, cinayet sebep olan herkesin hak ettiği cezayı almasını istedik. Karar biraz eksik ama istinafa yapacağımız başvuru, sonrasında Yargıtay aşaması… Nihayetinde elimizdeki ilk derece mahkeme kararı var elimizde. Hukuki süreci bugüne kadar takip ettiğimiz gibi takip etmeye devam edeceğiz
Benzer cinayetlerin bir daha yaşanmaması için hem TBMM’ye hem de siyasal iktidara da çok iş düşüyor. Bu davada, çocukların bir daha bu şekilde katledilmemesi için hem soruşturma açısından hem kolluk açısından bütün eksiklikleri ortaya koyduk. Çocuk cinayetlerine, kadın cinayetlerine dair daha sağlıklı bir sisteme, daha sağlıklı bir politikaya ihtiyaç olduğunu bu dava gösterdi.
Bu davanın farklı kazanımları da vardı. Hep şunu söyledik, Türkiye’de ilk defa bir baro böylesine bir davada müşteki oldu. Bu tür dosyalarda hukuk örgütlerinin ve aynı zamanda soruşturma, yargı makamlarının bir arada maddi gerçeğin, hakikatlerin açığa çıkması için birlikte çalışmasının ne kadar kıymetli olduğunu gördük. Hiçbir zaman aileyi bir bütün olarak karşımıza almak gibi bir niyetimiz olmadı. Biz kim katilse, kim birlikte hareket etmişse ceza alsın diye bu dosyada yerimizi aldık.
CHP’li Veli Ağbaba’nın babası yaşamını yitirdi