Cumhur İttifakında bomba kulis! MHP'nin hamlesi AKP'nin oylarını geriletebilir.

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

14 Mayıs seçimleri için siyasi partiler milletvekili aday listelerini tamamladı ve Yüksek Seçim Kurulu’na ( YSK) bildirdi. Seçmenlerin dikkatle takip ettiği seçimlerde, aday listeleri kadar ortak liste ve ittifak konusu da önem taşıyor. Özellikle MHP‘nin AKP ile ortak liste önerisine sıcak bakmaması, seçim sonuçlarını etkileyecek gibi görünüyor. Yöneylem Genel Koordinatörü Derya Kömürcü, bu konuda yaptığı açıklamada, “MHP’nin ortak liste önerisine yanaşmamasının AKP’nin oylarında gerilemeye yol açabileceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Seçim çalışmaları ise hız kazandı. Adaylar, seçmenlerin ilgi ve desteğini kazanmak için sahaya iniyor. Ancak adil bir seçim süreci için gerekli önlemlerin de alınması gerekiyor. Bu kapsamda, YSK tarafından bir dizi tedbir alındı. Seçimlerde sandık güvenliğinin sağlanması amacıyla, tüm sandıklarda kamera sistemi kurulacak. Ayrıca, seçmenlerin huzur ve güvenliği için de güvenlik önlemleri artırılacak.

Seçim sonuçları, Türkiye’nin siyasi geleceğini de etkileyecek. İktidarın güçlenmesi ya da zayıflaması, siyasi istikrarı doğrudan etkileyecek. Bu nedenle, siyasi partiler ve adaylar, seçmenlerin sorunlarına ve beklentilerine cevap vermek için projelerini ve vaatlerini detaylı bir şekilde anlatıyorlar.

Özetle, Türkiye için önemli bir dönemeç olan 14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala, siyasi partiler ve adaylar seçmenlerin karşısına projeleriyle çıkıyorlar. Seçimlerin adil ve güvenli bir şekilde gerçekleşmesi için gerekli tedbirler de alındı. Ancak, ortak liste ve ittifak konusu seçmenlerin ilgisini çekiyor ve seçim sonuçlarını doğrudan etkileyebilir. Bu nedenle, adayların tavrı ve parti politikaları yakından takip ediliyor.

Kömürcü’nün paylaşımları şöyle:

1) Listelerin seçim sonucuna etki edecek en önemli gelişmesi AKP ile MHP’nin ayrı listeler vermiş olması. Ortak listeye yönelmemiş olmaları Cumhur İttifakı’na çıkarabileceğinden 15-20 vekil daha az çıkarttıracak gibi görünüyor.

2) Dahası AKP oyları içinde ölçtüğümüz 1-2 puanlık seçmenin MHP’ye yönelmesi, AKP’nin oy oranının gerilemesine yol açarken çıkarılacak vekil sayısında da ekstra bir gerilemeye yol açabilir. MHP’ye kayış olabilecek illerde AKP’nin son vekili kazanma avantajı azalmış oluyor.

3) Cumhur İttifakı’nın liste stratejisi milletvekilliği sayısını maksimuma çıkarma değil, CB seçiminde bir oy fazla alabilme stratejisi oldu. Sadece DSP ve HÜDAPAR ortak listede yer aldı. Yeniden Refah ve BBP ayrı kaldı. Yani bu iki parti esasen CB seçiminde oy getirecek.

4) CB seçiminde kazanılacak “üç-beş oy için vekillik satılan” bir siyaset ortamı oluştu. Bunun nedeni tüm gücün %50+1’i alan cumhurbaşkanında toplanmasını sağlayan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi. Listeler, muhalefetin en önemli vaadinin ne kadar gerçekçi olduğunu gösterdi.

5) Bu tek adam rejimi sonlanmadığı ve parlamenter sisteme dönülmediği sürece ucube sistemin ucube ittifakları ve listeleri seçmenin önüne konmaya devam edecek.

6) Bu sistem devam ettiği sürece kerameti kendinden menkul partiler geleceğimiz hakkında söz söyleme hakkını bulabilecek. Yaşlı erkeklerin kendi egolarını tatmin edip “olur da bir vekillik yakalar mıyım” düşüncesiyle açık tuttuğu partilere bulunmaz Hint kumaşı muamelesi yapılacak

7) İktidar açısından bir diğer önemli gelişme, Erdoğan’ın nihayet Süleyman Soylu’yu görevden alacak formülü bulabilmiş olmasıdır. Soylu’nun milletvekilli adaylığının gerçek hayattaki karşılığı görevden almadır.

8) Milletvekili adayı olarak gösterilen bakanların adaylık yer ve sıralamaları göz önünde bulundurulduğunda oyları maksimize etmekten çok “eski” bakanlara dokunulmazlık kazandırmanın hedeflendiğine dair bir görüş kamuoyunda pekişiyor.

9) Listeler incelendiğinde siyasete kadın katılımının hala çok sınırlı tutulduğu görülüyor. “Bu seçim o seçim değil” gerekçesinin burada da kullanılacağı görülüyor. Bu seçim pekala o seçim olabilirdi. Türkiye değişime gebeyse bu, kadınlar olmadan gerçekleştirilemez.

10) Artık ülke barajının anlamı kalmadı. Barajın acilen sıfırlanması, siyasi katlımın önündeki tüm engellerin kaldırılması gerekiyor. 12 Eylül’ün uzantısı bu sistemin sonucu, ucube listeler, haysiyetsiz ittifaklar, sıfır ideolojik tartışma, gereksiz bir politik doğruculuk oluyor.