Türkiye Avrupa'daki satışlara göre, satış fiyatını iki kattan fazla arttıran oldukça yüksek vergi oranlarına rağmen bir lüks otomobil cenneti haline geldi. Öyle ki İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerde bazen bu ultra lüks araçların oldukça genç insanlar tarafından kullanıldığı sık sık görüyoruz.
Yılın ilk 6 ayında en lüks segmentte 46 bin 840 araç satıldı
Otomobil sektörünü yıllardır en yakından izleyen gazeteci Emre Özpeynirci’nin hesabına göre haziran ayında Türkiye’de ‘premium’ adı verilen en lüks segmentte 8 bin 558 araç satıldı. Yılın ilk altı ayında bu segmentte satılan araç sayısı 46 bin 840 oldu.
Türkiye’nin vergi paketini ve vergi adaletini tartıştığı bugünlerde gözler ister istemez değeri 10 milyon lira ile 25 milyon lira arasında değişen bu lüksün lüksü segmentte satılan otomobillere ve onların sahiplerine çevriliyor.
Nitekim bakılırsa Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın vergi toplamakla ilgili birimi Gelir İdaresi Başkanlığı da bu lüksün lüksü segmentte yer alan ve yollarda dolaşan otomobillerin sahiplerini mercek altına almış durumda.
Peki, bu kişiler bu pahalı araçları nasıl satın aldı?
Hazine ve Maliye Bakanlığı, vergi kaçakçılığı ve kara para aklama suçlarıyla mücadelede kararlı adımlar atmaya devam ediyor. Bakan Mehmet Şimşek, son günlerde düşük vergi ödeyip süper lüks otomobillere sahip mükelleflerle ilgili kapsamlı bir çalışma başlatacaklarını duyurdu. Lüks segmentte yer alan 7 bin 885 araç üzerinde yapılan detaylı incelemeler, dikkat çeken bulguları ortaya koydu.
Bakanlığın yürüttüğü çalışmalar sonucunda, lüks araç sahiplerinin vergi beyanında bulunmadığı veya şirket ortaklığı bulunmamasına rağmen lüks otomobillere sahip oldukları tespit edildi. Ayrıca, incelemeye alınan 780 aracın mükellef olmayan kişiler üzerine kayıtlı olduğu ve bu kişilerin herhangi bir gelir kaynağına sahip olmadığı belirlendi.
Türkiye Gazetesi'nden Kaan Zenginli'nin haberine göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın yürüttüğü soruşturmalar, vergi kaçakçılığı kadar lüks otomobil satışı yoluyla kara para aklama yöntemlerini de hedef alıyor. Bakanlık, lüks otomobiller aracılığıyla kara para aklama sistemini ve bu sistemin boyutlarını araştırıyor.
Mail Order ve Kripto Para ile kara para transferi
Sanal kumar, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı gibi kayıt dışı faaliyetlerden elde edilen kara paralar, genellikle lüks mülk satışları ile aklanıyor. Ancak, bu tür kara paraları aklamanın en kolay ve yaygın yöntemlerinden biri süper lüks otomobil ticareti olarak öne çıkıyor. Lüks araçların yüksek fiyat etiketleri, kara paranın hızla ve etkili bir şekilde aklanmasına olanak tanıyor.
Özellikle kalbur üstü semtlerde, yalnızca ‘tabela galerisi’ olarak bilinen işletmelerin, aslında kara para aklama merkezleri haline geldiği biliniyor. Bu tür işletmelerin gerçek bir araç ticareti yapmadığı, aksine kara parayı aklama amacıyla kullanıldığı tespit edilmiştir. Bu süreç, genellikle araç satış işlemleri üzerinden yürütülür ve çoğu zaman şüphe uyandırmadan gerçekleştiriliyor.
Teknolojinin gelişimi, kara para aklama yöntemlerini de dönüştürmüştür. Özellikle mail order sistemleri ve kripto paralar, kara paranın galeriye transfer edilmesinde kullanılan modern araçlar arasında yer alıyor. Kripto para birimleri ve dijital ödeme sistemleri, paranın izini kaybettirerek, aklama işlemlerini daha da gizli hale getiriyor. Bu teknolojik gelişmeler, kara paranın ticari işlemler aracılığıyla sistematik bir şekilde aklanmasına olanak sağlıyor.
Mail Order nedir? Mail order yoluyla kara para aklanır mı?
Mail order, alışverişlerde ürünlerin veya hizmetlerin siparişinin posta yoluyla yapıldığı bir sistemdir. Ancak, bu sistem kara para aklama işlemlerinde de kullanılabilir. Kara para aklama amacıyla, mail order yöntemleri kullanılarak yüksek meblağlar, çeşitli ürün ve hizmetlerle gizli bir şekilde aklanabilir.
1 araba 10 el değiştiriyor!
Örneğin 20 milyon liralık ikinci el bir Ferrari markalı otomobil, galeriden çete üyesine kâğıt üzerinde satılıyor. Bu satış işlemi 2 ayda 10 kez gerçekleşiyor. Yani bir süper lüks otomobil, kısa süre içinde 10 farklı kişi üzerinden geçiyor. Üzerlerine paravan şirketi kurulan çete üyeleri kendi aralarından al-sat yapıyor. Son olarak aynı otomobil galeriye 2 ay sonra geri dönüyor. Ancak bu defa bedeli 60 milyon TL olarak...Böylece 40 milyon liralık kara para sistemde aklanmış oluyor. Bu yöntem uzun yıllardır Türkiye’de işliyor.
Dünya markalarının çok değerli saatleri ile de kara para aklama işlemleri yapılıyor
Sektörün önemli isimleri kara para sistemi ile ilgili şu açıklamayı yaptı:
Bu yıllardır işleyen bir yöntem. Ancak kripto işi yeni yeni başladı. Parayı nakit olarak yurt dışından getirmek veya banka aracılığıyla sokmak mümkün değil. Bu nedenle mail order ya da kripto kullanılıyor. Büyük ve ismi bilindik şirketler bu işlere girmeyebilir. Ancak bunlar dışında, süper lüks otomobil satan bayilerin defterine bakılmalı. Zaten neredeyse tamamı mafyanın elinde… Kime ne kadara hangi araba satıldı, arabanın piyasa değeri ne, araba son 2-3 ayda kaç kez el değiştirdi ve galeriye kaç liraya döndü kontrol edilmeli. Milyarlarca liralık kara para aklandığı ortaya çıkacak. Öte yandan büyük dünya markalarının çok değerli saatleri ile de kara para aklama işlemleri yapıldığını duyuyoruz.
