Ferdi Tayfur, mal varlığının bir kısmını TSK’ye ve hayır kurumlarına bırakmış

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türk müziğinin önemli isimlerinden Ferdi Tayfur, 2 Ocak 2025’te karaciğer ve böbrek yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmişti.

Tayfur, 4 Ocak’ta son yolculuğuna uğurlanırken, 12 Şubat’ta vefatının üzerinden 40 gün geçmiş olacak.

Tayfur’un vasiyeti, yeğeni ve basın danışmanı Şirin Gözalıcı tarafından sosyal medya üzerinden paylaşıldı.

Şirin Gözalıcı, Tayfur’un vasiyetini şu şekilde açıkladı:

Ailemizin çınarı canımız babamız hazırlamış olduğu vasiyeti bugün açıklandı. Aslında bu açıklamayı sevenleri ile kendisi paylaşmak istemişti fakat ne yazık ki ömrü vefa etmedi. Bu onurlu görev bize düştü. Babamız halkımızın verdiği güç ve sevgiyle edinmiş olduğu mal varlığının bir kısmını Türk Silahlı Kuvvetleri’ine, Darüşşafaka Vakfı’na ve LÖSEV’e bağışlayarak halkına olan sevgisini ve bağlılığını bir kez daha göstermişti. Biz ailesi olarak babamızla sonsuz gurur duyuyoruz. Mekanı cennet olsun.

 

 

 

 

 

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ŞİRİN GÖZALICI (@srngzlc)’in paylaştığı bir gönderi

Tuğçe Tayfur’dan tepki

Vasiyetin açıklanmasının ardından Ferdi Tayfur’un kızı Tuğçe Tayfur, açıklamalarına karşılık verdi.

Tuğçe Tayfur, babasının mal varlığını kurumlara bırakmayacağına inandığını belirtti ve vasiyetle ilgili eleştirilerde bulundu.

Tuğçe Tayfur, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

Ömrüm yettiğince ben senin yanındayım abi Timur Turanbayburt. Sen hiç canını sıkma. Babama böbreğini verdiğinde, yanında babamın eline doğan amca oğlum Cumali ağabey ve ben vardık, yiyenler ya da başkaları yoktu! Biz babamızı biliyoruz, eğer onun tekelinde bir vasiyet olsaydı, o bütün malvarlığını kurumlara bırakırdı. Allah yattığı yeri nur etsin. Ama siz şunu unutmayın; KALABALIK GÖZÜKENLER, AZINLIK GÖZÜKENLERE KARŞI HAKLI DEĞİLDİR. BU TAMAMEN ÇIKAR İLİŞKİSİDİR. Vefatından 4 gün sonra, daha bizim gözümüzdeki yaş kurumadan, koşa koşa gidip veraset ilamı talep etmelerini beklemiyoduk. Daha 40’ı çıkmadan mahkemelere düştünüz! Yazıklar olsun hepinize. Kurumları öne sürerek kendinize geçirdiklerinizi saklayamazsınız. Adayı, şirketi, telif haklarını, taşınmazlarını, ne var ne yok Nilüfer ve Şirin Gözalıcı’nın ve alakasız 3. kişi akrabalarının üstüne geçirmişler de babam tarafından kurumlara yapılan bağışların reklamını yapıyorlar utanmadan. Ben daha fazla bir şey demeyeceğim ama bu işin peşini de bırakmayacağım! Sizi Türk adaletine teslim ediyorum. Ama 1 yıl, ama 10 yıl. Şimdi Babamın adını ağzına alma sen yiyen! Babamın hesabından uzak dur, çok yeğen olmak istiyorsan prim yapmadan kendi içinde yeğen ol. Unutma ki seninle başladığımız kavgada babamı dahil edip ona videolar çektirdin, kışkırttın da kışkırttın. He biz de senin kurduğun tuzağa düştük evet! Ben senin yaptıklarına susuyorum diye unuttuğumu zannetme sakın. Bırakın BABAM dayınız olarak kalsın! Babamın eserleri TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NE yakışır GÖZALICILAR’A değil!