Politika

Ekrem İmamoğlu: Kafanızı kuma sokmayın!

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu, Küçükçekmece Fevzi Çakmak Meydanı’nda iş dünyasına seslendi. İmamoğlu, "Mesela ekonomiyi bitirdiler. İşsizliği, yoksulluğu dayanılmaz hale getirdiler" dedi.

Abone Ol

Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu, Küçükçekmece Fevzi Çakmak Meydanı’nda vatandaşlara seslendi. İmamoğlu, " Ey iş dünyası; pazartesi günü itibariyle bu iktidar değişmezse çöküş olur. Bu çöküşün bedelleri ağır olur" dedi.

İşte İmamoğlu'nun konuşması:

İstanbul'a hizmet edelim, diye siz bize oy verdiniz. Oylarınız bize emanet. Buna ihanet etmek, vatandaşa ihanet etmek anlamına gelir. Peki tüm yöneticiler için öyle mi? Değil. Ne yazık ki onların derdi başka. Bir mevkiye getirdikleriniz, 20 yıldır bu milletin kaynaklarını kullanmak üzere bir zaman geçirdiler. Ama diyorlar ki ‘Bu bana yetmedi, yetmiyor, yetmeyecek’ diyor. Ve ‘O koltuğu terk etmemek için her yol mubahtır’ diyor. Ama az kaldı. Kurtulacağız. 28 Mayıs'ta hep birlikte sandığa gideceğiz ve onlara ‘güle güle’ diyeceğiz. 14 Mayıs'ta ilk mesajı verdiniz. ‘Artık daha fazla biz size dayanamıyoruz’ dediniz. 14 Mayıs'ta vatandaşımız dedi ki, ‘İktidar, seni istemiyoruz.’ Ve eğer diyorsanız ki, ‘Millet İttifakı iktidara gelsin’ -ki öyle diyorsunuz, olması gereken de bu- o zaman ne yapacağız? Birleşe birleşe kazanacağız. Ve yönetime geldiğimizde, o ‘birleşe birleşe kazanacağız’ kimliğine devam edeceğiz. Ve bu güzel vatanın geleceğine, en geniş mutabakatla hep birlikte karar vereceğiz. Üstelik bunu da gizlimiz, saklımız olmadan yapacağız. Millet İttifakı ne yaptı? Her konuştuğunu bir metne dönüştürdü. Vatandaşa açıkladı. Bu Cumhur İttifakı'nın ortaklarıyla nasıl anlaştığını biliyor muyuz?

EKREM İMAMOĞLU: BU İKTİDAR DEĞİŞMEZSE ÇÖKÜŞ OLUR

Mesela ekonomiyi bitirdiler. İşsizliği, yoksulluğu dayanılmaz hale getirdiler. Buradan özellikle iş dünyasına seslenmek istiyorum. Bakınız; sakın ha kafanızı kuma sokmayın. Ey iş dünyası; pazartesi günü itibariyle bu iktidar değişmezse çöküş olur. Bu çöküşün bedelleri ağır olur. Dolayısıyla, ekonomiyi yokuşa süren, kötü yöneten bunlar, bir an önce gitmeli. Ve liyakatli, ahlaklı, iyi yetişmiş insanlar Türkiye'yi yönetmeli. Ekonomiyi düze çıkartmalı. Bu zihniyetten hep birlikte kurtulmalıyız. Ekonomisini batıran ülke, dışarı bağlı, yabancıya mahkum ülke demektir. Onun için biz, sizden yetki istiyoruz. (‘Meclis’te Hizbullah istemiyoruz’ tezahüratları üzerine.) Bu toprakların ahlakına uymayan, bu toprakların davranış biçimine uymayan, bu cennet vatanın güzel insanlarının yaşam biçimine aykırı olan hiçbir anlayış, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde barınamaz. Bundan emin olun.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNİN EN ACI İTİRAFI

Bakın sevgili hemşerilerim; ne dedi? ‘Ama montaj, ama şu, ama bu’ dedi değil mi? Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en acı itirafı. Bu iftirayı yapmanın tek anlamı var. ‘Seçimi kazanmak için her şeyi yaparım’ anlamı var bunda. Her şeyi yaparlar. Ama biz ne yapıyoruz? Allah'a sığınıyoruz. İşte Allah, konuşturur seni ve yalanın ortaya çıkar, iftiran ortaya çıkar. Mitinglerde o gösterdiği filmin montaj olduğunu söyledi. Ne bekleriz? Çık bir özür dile, öyle değil mi? Özür de dilemek yok. Çık de ki ‘Kardeşim, yanlış yaptık.’ Af dile. Öyle bir şey yok. Çünkü seçimi kazanmak için her yol mubah bunlara. Ama biz, bu işi ve bu tür davranışları sona erdireceğiz. Kalkıyor bir tane danışmanı, tweet atıyor. Neymiş efendim, ‘Kemal Kılıçdaroğlu'nun oyu, -atıyorum- Mardin'de azmış, Van'da azmış, niye oradan yüzde 60-65 oy almış’ diyerek PKK'lı göndermesi yapıyor. Bu ayıbın, bu terbiyesizliğin daniskası. Ama en baştaki montajı, iftirayı normal bulursa, aşağıdakiler de ona uyar. Bütün bu davranışları, hep birlikte pazar günü çöpe atalım. Gelin, millete Saray’dan kibirle bakanlardan, bu güzel vatanı bir avuç insana peşkeş çekenlerden hep birlikte kurtulalım. 28 Mayıs'ta kim kazanacak? Millet kazanacak. Kim kazanacak? Türkiye kazanacak. Kim kazanacak? 86 milyon insanımızın birliği, beraberliği ve kardeşliği kazanacak.