34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
3.005,41%1,48
5.110,00%0,95
20.381,00%1,12
3385298฿%-1.05262
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP Siyaset ve Liderlik Okulu’nun Sertifika Töreni’nde açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, Suudi Arabistan’daki, Süper Kupa krizi, TİP Milletvekili Can Atalay’la ilgili AYM’nin ikinci kez verdiği kararı değerlendirdi.
Bahçeli’nin konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
30 Aralık’ta Anıtkabir’de kahrolsun cumhuriyet, şeriat gelecek diyerek avaz avaz bağıran bir sapığın provokasyonu ile yılın ilk günü Galata Köprüsü’nde düzenlenen şehitlerimize rahmet, Filistine’e destek İsrail’e lanet yürüyüşünde Kelime-i Tevhid sancağını taşıyan masum bir insanımıza hilafet bayrağı açtığı iddiasıyla saldıran meczubun eylemi zaman itibarıyla tesadüf değildir. Hilafet bayrağı diye bir şey var mıdır? rahatsızlık Kelime-i Tevhid’den ise tarihe not düşüyorum.
Türkiye devleti bir cumhuriyettir. Türkiye dili ve milleti ile bölünmez bir bütündür. Türkiye’nin bayrağı ve milli marşı bellidir. 29 Ekim 1923’ün kuruluş fikrine sonuna kadar sahip çıkacağız. Polemik ve sinsi gayenin karşısında duracağız. Hilafet tartışmasını kamçılayanların, çanak tutanların, istismar edip alarm zili çalanların hepsi hastalıklıdır. Devlete ve millete siyaset yapılamaz. Türk milletinin sinir uçlarıyla oynamak milliyetçilik değildir. Türk milliyetçiliği vatan ve millet sevdalısıdır.
Riyad’da oynanması gündemdeyken ertelenen Süper Kupa finalinden sonra yaşanan sipariş heyecan dalagsı Türkiye’nin bölgesel ilişkilerini ve diyalog köprülerini dinamitlemekten başka bir işe yaramamıştır. Türk futbolunda olmayan tek şey futboldur. Bunun dışında ne aranırsa bulunacaktır. Türkiye Futbol Federasyonu süreci yönetemediği gibi Fenerbahçe ve Galatasaray sağduyulu ve soğukkanlı hareket edememiştir.
Kimse Gazi Mustafa Kemal Atatürk üzerinden siyasi hesaplaşma sayfası açmanın peşinde koşmamalıdır. Atatürk’ün bir futbol müsabakasında istismarı müsabakanın günler öncesinde her ihtimalin hesaplanarak tedbirlerin alınmaması ihmal veya öngörüsüzlük olarak değerlendirilemez. Böyleyse Türk futbolu duvara toslamış demektir. Maçın oynanması için Riyad’ın neden seçildiği ve protokole neden uyulmadığı bir muammadır. Riyad krizine dahil olan kim varsa kuru özür ile muafiyet kazanamaz. Türk futbolunu siyasi tartışmaların içine çekmenin vatanseverlikle alakası yoktur.
Sosyal medya artık taşınması imkansız bir yüktür ve zehirlidir. Sosyal medya kullanımını ya ahlaki ve millî temelde düzenlemeli ya da batının içimize konuşlandırdığı bu melanet ve mikrop yuvasını hepten işlevsiz hâle getirmeliyiz. Bu aşamada sosyal medya düşman yatağına dönüşmüş millî ve manevi hayatımızı çürütmeye başlamıştır. Bu düşüncemi özgürlüğün kısıtlanması biçiminde okuyacak sefillere yüzümüz dönüktür. Tedbiri bugün alamazsak toplumsal barış zedelenecek.
Diktatörlük olsaydı her akşam televizyonlarda ileri geri konuşanlar Can Atalay davasıyla ilgili yargıya meydan okuyanlar nasıl tutunacak. Diktatörlük olsaydı cezaevindeki bir terörist Türk devletine nasıl işgalci diyecekti? AYM hakkımızı ne zaman savunacak? Adalet ve hukuk namusuna bir nebze de olsa sahip olduğunu ne zaman gösterecektir? Yargıtay’ın şerefli hakimlerini yürekten kutluyor ve aldıkları kararı destekliyoruz.
Fatih Erbakan: AK Parti ile iş birliğinde pazartesi son noktayı koyaca