Cumhurbaşkanı Erdoğan: Heybedeki büyük turplar henüz dökülmedi

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM’deki grup toplantısında flaş açıklamalarda bulundu. İBB’ye yönelik soruşturmalarla ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, “İBB ve kimi ilçe belediyelerde yamyamlığın kitabını yazdıkları anlaşılıyor. İnsanları sokağa döküp kaos çıkarmaya çalışarak skandalı örtbas girişimine başvurdular. ” dedi. CHP’nin eylemlerini ve ‘boykot’ çağrısını sert sözlerle eleştiren Erdoğan “Türkiye ekonomisine, milletin refahına yönelik her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacaktır. Milletin kardeşliğine pusu kuranlar eninde sonunda adalete hesap verecek.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

“TAM KADRO SAHADAYIZ”

“AK Parti ailesi olarak teşkilatıyla, belediyesiyle, milletvekiliyle, kabinesiyle tam kadro sahadayız. 81 vilayetimizin her karşısında, Türkiye’nin bütün ilçe ve beldelerinde, bütün mahalle ve köylerinde bir ay boyunca bir gönüle daha girmek için koşturan tüm yol arkadaşlarıma özellikle de siz milletvekillerimize şükranlarımızı sunuyorum. Kuruluşundan bugüne AK Parti’ye gönül vermiş yol arkadaşlarımın tamamına sevgilerimi, saygılarımı gönderiyorum.

“AK PARTİ’DE GÖREVLER GELİP GEÇİCİ”

Burada bir hususa öncelikle dikkatlerinizi çekmek istiyorum. AK Parti’de eski diye bir kavrama yer yoktur. Partimizin temsilcisi olduğu kutlu davaya inancını muhafaza eden herkes ezeli ve ebedi AK Partilidir. Görevler gelip geçicidir. Aslolan ülkemize, milletimize, tüm insanlığa hizmet etmek, kalplerde kalıcı yer edinmektir. Cumhuriyet tarihinin milletimizden en çok teveccüh gören bir partiye başka türlüsü de yakışmaz. Yola çıktığımız ilk günden beri biz milletimizle gönül bağımızı güçlendirmeye çalıştıkça birileri de nifak çıkarmanın peşinde koştu. Bu çabaların bir kısmı ideolojik saplantılardan kaynaklanıyor. Zaman içinde bu tür endişelerin boş olduğunu kendileri de anladılar.

“YAĞMACILARIN KUYRUK ACISI HALA DİNMEDİ”

Yola çıktığımız ilk günden beri biz milletimizle gönül bağımızı güçlendirmeye çalıştıkça birileri de nifak çıkarmanın peşinde koştu. Bu çabaların bir kısmı ideolojik saplantılardan kaynaklanıyor. Zaman içinde bu tür endişelerin boş olduğunu kendileri de anladılar. 23 yıl boyunca en büyük tepkiyi, nefreti de bunlardan gördük. Kimi zaman Gazi Mustafa Kemal’i kimi zaman Batı’yı kimi zaman da milletimizin çeşitli kesimlerinin inançlarını istismar eden bu yağmacıların kuyruk acısı hala dinmedi. Türkiye’ye ve Türk milletine varoluşsal düşmanlık besleyen çevreler ise her iki cenahı amaçları doğrultusunda kullanmıştır. 5. kol faaliyetlerinin bu kadar yaygın yürütülmesinin gerisindeki sebeplerden biri köksüzlerin sayıca fazla olmasıdır.

“MİLLETE İHANETİN HESABI SORULUR”

Ülkeyi ateşe atacak kadar gözü dönmüşleri asla unutmadık, unutmayacağız. Hem milletimiz hem devletimiz yapılanları gerektiğinde hesabı sorulmak üzere belleğine kaydetti. Bundan sonra da her türlü sabotajın hesabı yargı önünde sorulacak.

AK PARTİ TEŞKİLATINA ÇAĞRI

AK Parti’nin kapısını çalıp selam veren herkesi içeriye buyur etmek vazifemiz. Partimize teşrif eden kişilerin inancını, günahını sevabını değil sıkıntısını beklentisini sorup çözmekle görevliyiz. Bu asli görevimizi unutmadan geleceğe doğru nasıl güçlü yürüyeceğimizin arayışında olacağız. Sizlerden bu bakış açısını asla kaybetmemenizi istiyorum. Asıl rotamızdan kesinlikle sapmayacağız. Ülkemize kazandıracağımız daha çok projemiz, hizmetimiz var. Bu doğrultuda çok daha fazla gayret ve çalışma bekliyorum.

Yanan otobüslerin, çalışmayan merdivenlerin suçu bile İstanbullu kardeşlerimize yükleniyor. Belediyelere aktarılan kaynakların birilerinin şahsi hırsları uğruna kullanıldığı ortaya çıkıyor.

MUHALİF BELEDİYELERE ELEŞTİRİ: YAMYAMLIĞIN KİTABINI YAZDILAR

Türkiye’nin kaderiyle AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın kaderi iç içe geçmiştir. Son dönemde yaşananlar bu tespiti bir kez daha ispatladı. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla 2023 seçimlerini kazanıp cumhurbaşkanlığını aldık ve Meclis’te çoğunluğu sağladık. Ancak belediye başkanlığı seçimlerinde arzu ettiğimiz sonuçlara ulaşamadığımız gibi hiç ummadığımız kayıplarla da karşılaştık. Türkiye bir anda belediyeler bağlamında eski dönemlere geri döndü. Şehirlerimiz ve insanlarımız eser ve hizmet namına hiçbir çalışma göremedikleri gibi bir de hakaret işitiyorlar. Yanan otobüslerin, çalışmayan merdivenlerin suçu bile İstanbullu kardeşlerimize yükleniyor. Belediyelere aktarılan kaynakların birilerinin şahsi hırsları uğruna kullanıldığı ortaya çıkıyor. Bilhassa İBB ve bazı ilçe belediyeleri ile yolsuzluk konusunda yamyamlığın kitabını yazdığı anlaşılıyor.

Üstelik bunlar henüz heybedeki büyük turplar ortaya dökülmeden CHP’nin bizzat içinden gelen belgeler ışığında elde edilen suçlar.

“HEYBEDEKİ BÜYÜK TURPLAR DAHA DÖKÜLMEDİ”

İstanbul’un CHP’li belediyelerindeki yolsuzlukları dizi yapmaya kalksanız Brezilya dizilerinden daha fazla malzemeyle karşılaşırsınız. Üstelik bunlar henüz heybedeki büyük turplar ortaya dökülmeden CHP’nin bizzat içinden gelen belgeler ışığında elde edilen suçlar.

“İNSANLARI SOKAĞA DÖKEREK SKANDALI ÖRTBAS ETMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında bırakın millet içine çıkmayı kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri dahi kalmayacak. CHP iddiaları aydınlatmak yerine ucuz siyasete yöneldi. Yargının iddialarına cevap veremeyen CHP yönetimi insanları sokağa dökerek, ülkemizde kaos çıkarmaya çalışarak skandalı örtbas etme çabasına girişti. Çalana değil yakalayana kızıyorlar. Görevini yapanı değil yakalananı savunuyorlar.

Yolsuzluk çarkı deşifre oldu. Pisliklerin üzerini örtemezsiniz. Sağa sola çamur atmayın. Ağzı bozuk müptezellerle sokakları terörize etmekten vazgeçin. Bodoslama daldığınız çukura bizi çekmeye çalışmayın. Kendinize zerre kadar saygınız varsa şeffaf olun.
Yolsuzluğu yapan, rüşveti alan, paraşütle diploma sahibi olup yüz binlerce gencin hakkını yiyenler CHP’li. Bu paraların bir kısmını siyasi ajandaları için kullanan, bir kısmını da kurdukları suç örgütü üzerinden şirketlerine aktaranlar da CHP’li.

Yolsuzluk çarkı deşifre oldu. Pisliklerin üzerini örtemezsiniz. Sağa sola çamur atmayın. Ağzı bozuk müptezellerle sokakları terörize etmekten vazgeçin. Bodoslama daldığınız çukura bizi çekmeye çalışmayın. Kendinize zerre kadar saygınız varsa şeffaf olun.

Gerçekleri bile bile milletin karşısında tiyatro oynuyorlar. İnsanları kandırmaya çalışıyorlar.”

“İNSANLARI SOKAĞA DÖKEREK SKANDALI ÖRTBAS ETMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında bırakın millet içine çıkmayı kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri dahi kalmayacak. CHP iddiaları aydınlatmak yerine ucuz siyasete yöneldi. Yargının iddialarına cevap veremeyen CHP yönetimi insanları sokağa dökerek, ülkemizde kaos çıkarmaya çalışarak skandalı örtbas etme çabasına girişti. Çalana değil yakalayana kızıyorlar. Görevini yapanı değil yakalananı savunuyorlar.

Yolsuzluğu yapan, rüşveti alan, paraşütle diploma sahibi olup yüz binlerce gencin hakkını yiyenler CHP’li. Bu paraların bir kısmını siyasi ajandaları için kullanan, bir kısmını da kurdukları suç örgütü üzerinden şirketlerine aktaranlar da CHP’li.

ÖZGÜR ÖZEL’E SESLENDİ: MACUN BİR DEFA TÜPTEN ÇIKTI

Buradan CHP Genel Başkanı olmak üzere CHP yönetimine şunu hatırlatıyorum. Seviyeyi ne kadar düşürürseniz düşürün boşuna, macun bir defa tüpten çıkmıştır. Yolsuzluk çarkı deşifre oldu. Pisliklerin üzerini örtemezsiniz. Sağa sola çamur atmayın. Ağzı bozuk müptezellerle sokakları terörize etmekten vazgeçin. Bodoslama daldığınız çukura bizi çekmeye çalışmayın. Kendinize zerre kadar saygınız varsa şeffaf olun.

Gerçekleri bile bile milletin karşısında tiyatro oynuyorlar. İnsanları kandırmaya çalışıyorlar. Ortadaki rüşvet çarkının üzerini kapatmaya çalışıyorlar ama nafile. Böyle bir kepazeliğin üstünün kapatılmasına asla izin vermeyeceğiz.”

Benim Hazine ve Maliye Bakanımı şikayet ediyor. Sen kimsin ya? Sen kimsin? Her şeyden önce senin gramın ne? Sen nasıl olur da bakanımı şikayet etmeye kalkarsın?

SEN KİMSİN? SENİN GRAMIN NE?”

Bizi dünyaya şikayet ediyor. Benim Hazine ve Maliye Bakanımı şikayet ediyor. Sen kimsin ya? Sen kimsin? Her şeyden önce senin gramın ne? Sen nasıl olur da bakanımı şikayet etmeye kalkarsın? Hepsinden öte bu marjinal grupları Şehzadebaşı’na toplayıp caminin yanındaki kabristanı yerle bir ediyorlar. Ey Özgür Özel senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayacaklar. Ve senin de kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar. Bu nasıl iştir? Bu kabristanları yıkmanın kime ne faydası var? Hepsi tarih, hepsi muhteşem eserler. Bu ahlaksızlar, bu edep yoksunu namussuzlar orada gelip yıkıyorlar. Bunlara eyvallah etmek mümkün değil. Burada tarih yatıyor. Bu yenilir yutulur bir iş değil. Biz yargımızla bu işin üzerine gidiyoruz ve bu eylemlere katılanların tespitini yapmak suretiyle yüzü maskeli teröristleri tespit edip onların da üzerine gideceğiz.

SARAÇHANE EYLEMİNDEKİ KÜFÜRLÜ SLOGANA TEPKİ

Laf cambazlıklarıyla güya küfürbazlarla aralarına mesafe koymaya çalışıyorlar. Bu siyaset tüccarlarına şunu söylemek zorundayım. İyi de daha düne kadar millete küfür eden kişileri protokolde baş köşeye oturtan siz değil miydiniz? 14-28 Mayıs seçimleri öncesi ağzı bozuk tipleri kahramanlaştıran siz değil miydiniz? AK Parti’ye oy verenlerin imha edilmesini söyleyecek kadar sefalet çukuruna batmış alçaklara akıl hocaları yaptıran siz değil miydiniz? Kusura bakmayın, pazartesi akşamı yaşanan namussuzluğu zehirli dilinizle siz hazırladınız. Millete hakaret edenlere sırf AK Parti karşı diye siz prim verdiniz. Bugün güya rahatsız olduğunuz kötülüğü siz sıradan hale getirdiniz. Pazartesi akşamı meydana gelen yolsuzluk, soysuzluk, CHP’nin ısrarla sürdürdüğü nefret siyasetinin bir sonucudur. Bundan kaçamazlar. Yaşanan bu alçaklığın en büyük sebebi CHP yönetiminin tükenmişliği, ta kendisidir. Sayın Özel maalesef özgürleşememiştir.

Bu rüşvet ve yolsuzluk çarkının içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul’da olan ahtapotun kollarının nereye uzandığını göreceğiz.
Şimdi çıkmışlar ülkenin yerli ve mili markalarını boykottan bahsediyorlar, medya dünyasına saldırıyorlar. Sayın Özel CHP Genel Başkanı gibi değil hırsları aklını esir almış siyasi bir müflis gibi davranıyor. Ne tuttuğu yol yoldur, ne de ağzından çıkan sözü kulağı duymaktadır. Çıksın şu akıl tutulmasını millete izah etsin. Türkiye’yi uluslararası basına şikayet etmek bir CHP geleneği midir? Bundan hiç mi utanmıyorsun? Böyle bir siyasetçiden bıraktım ülkesini, milletini, kendi partisine hayır gelir mi?

Bu rüşvet ve yolsuzluk çarkının içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul’da olan ahtapotun kollarının nereye uzandığını göreceğiz. Soruşturmalar derinleştikçe biz de bazı şeyleri daha net anlayacağız. O zaman mevcut yönetim tarafından CHP’nin nasıl kullanıldığını anlayacağız. Parayı verenin CHP’yi nasıl parmağında oynattığını göreceğiz.”