İç Politika

Bülent Arınç'tan Bekir Bozdağ'a 'kavga' eleştirisi: Olayları engelleyemedi

Eski AK Parti'li Bülent Arınç, TBMM'de TİP Milletvekili Ahmet Şık'a yönelik fiili müdahaleyi sert bir şekilde eleştirerek, bu tür davranışların Meclis'in itibarını zedelediğini belirtti.

Abone Ol

Eski TBMM Başkanı ve AK Parti'nin önde gelen isimlerinden Bülent Arınç, TİP Milletvekili Ahmet Şık’a yönelik TBMM Genel Kurulu’nda gerçekleşen saldırıya ilişkin sosyal medya hesabından sert eleştirilerde bulundu.

Arınç, AK Parti'li vekillerin kürsüde konuşma yapan bir milletvekiline fiili müdahalede bulunmasını kesinlikle tasvip etmediğini belirterek, bu tür davranışların Meclis'in yüce itibarını zedelediğini söyledi.

Arınç, TBMM oturumunu yöneten Bekir Bozdağ'ı da eleştirerek, olayların büyümesini engelleyemediğini dile getirdi. Ayrıca, TİP Genel Başkanı'na da eleştiriler yönelten Arınç, Ahmet Şık’ın Meclis kürsüsünde yaptığı hakaret içeren konuşmaya izin verilmesinin büyük bir hata olduğunu belirtti.

Arınç, son olarak bu tür olayların toplumda kötü örnek oluşturduğunu ve Meclis'in saygınlığını zedelediğini vurguladı.

Bülent Arınç paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

Dün TBMM’de yaşanan olay her yönüyle vahimdir, üzüntü vericidir. Ben bu hadiseden dolayı oldukça üzgün ve endişeliyim. Böyle bir görüntü hiçbir şekilde TBMM’ye yakışmamıştır. Buna benzer kavgalar ve sataşmalar dünya parlamentolarında zaman zaman görülebilir ve onlara da yakışabilir ancak bizim Gazi Meclisimize, millet iradesinin tecelligâhına hiçbir zaman uygun düşmez. Grup başkanlığı, grup başkanvekilliği ve 5 yıl süreyle meclisi yönetmiş bir arkadaşınız olarak birkaç ikazda bulunmayı kendime görev biliyor; bu olaydan üç noktada bir ders çıkarmak gerektiğini düşünüyorum.

"Buna izin veren TİP Başkanı'nı da kınıyorum"

Birincisi, TİP adına konuşan kişi mecliste grup olmadıkları için ancak şahsı adına konuşabilir. Herkesin malumu her zaman agresif tavırlarıyla ve hakaret içeren sözleriyle üzerine tepki toplamış bir insan olan konuşmacının böylesine olağanüstü toplanmış ve kamuoyunun yoğun ilgisi olduğu bir toplantıda bütün sözleri hakaretten ve tehditten ibaret bir konuşma yapmasını çok büyük bir ayıp olarak görüyorum. Buna izin veren TİP başkanını da kınıyorum.

Bekir Bozdağ'a eleştiri

İkincisi, böyle bir konuşma halinde meclisi yöneten başkana düşen görevler vardır. Özellikle iç tüzüğün 66 ve 67. maddelerindeki yetkilerin derhâl kullanılması gerekirdi. Konuşmacının sözünü kesebilir, üslubunu değiştirmesi için tavsiyede bulunabilir, temiz bir dille konuşmaya davet edebilir, hatta ısrar ederse mikrofonunu kapatabilir, kürsüyü terk etmesini isteyebilir ve bu konuşmasından dolayı ceza vereceğini ifade edebilir. O sırada da idare amirleri kürsü etrafında kürsüyü korumak adına tedbir alırlar ve o kişiyi oradan uzaklaştırabilirler. Meclis başkanının sadece temiz bir dille konuşmaya davet ettiği görüyoruz ama arkasından yaşanan olayları engelleyememiştir. 

"Kim yaparsa yapsın ayıp"

Üçüncüsü, hiçbir şekilde kürsüye ve kürsüde konuşan şahsa fiili bir müdahale tasvip edilemez o kürsünün masuniyeti vardır. Yıllardır biz demokrasi mücadelesinde kürsünün hâkimiyetini sağlamak mücadelesi verdik. Konuşmacı ne söylerse söylesin bunun karşılığını mutlaka alır. Yerinizden itiraz edebilirsiniz, karşıdan bağırabilirsiniz, taşkınlık yapabilirsiniz ama kürsüye kadar gelip kürsüdeki şahsa fiili bir müdahalede bulunmak kesinlikle doğru değildir. Kim yaparsa, kime karşı yaparsa yapsın bu büyük bir ayıp ve tasvip edilmesi mümkün olmayan bir yaklaşımdır. Birinci kişinin yaptığı konuşma ne kadar çirkin olursa olsun ona karşı verilecek cevap kürsüde hatibe fiili müdahalede bulunmak değil, kendilerine içtüzükte tanınan hakları kullanmaktan ibarettir.

Yaşanan bu ve buna benzer hadiseler günden güne TBMM’nin milletimizin her bir ferdinin gözündeki yüce ve güvenilir manevi şahsiyetini erozyona uğratmaktadır. 

Bu olaya bakarak sokakta, statta, evde, okulda, hastanede yani kısaca hayatın her alanında her gün pek çok saldırı ve tehdit olayları yaşanıyorken topluma bunlara benzer bir hadise ile kötü örnek olmak meclisimize yakışmamıştır.