34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
3.005,41%1,48
5.110,00%0,95
20.381,00%1,12
3392144฿%-0.68274
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, kendisini teröris olmakla suçlayan gazeteci İbrahim Karagül’ün bir fotoğrafını yayınladı. Özdağ, fotoğrafta Karagül’ün yanında poz veren kişinin El Kaide iltisaklı gruplarla işbirliği halinde bir teröris olan Hasan Al Diqqi olduğunu belirtti. Özdağ paylaşımında “Acaba İbrahim Karagül işbirlikçi mi?” ifadelerini kullandı.
Özdağ’ın Twitter hesabından yaptığı açıklama şu şekilde:
“Zafer Partisini terörist örgüt olmakla suçlayan AK Parti’nin başyazarı İbrahim Karagül ile fotoğrafı olan şahıs Hasan Al Diqqi isimli selefi cihatçı terörist. Kendisi Birleşik Arap emirlikleri, Suudi Arabistan ve Mısır’ın yayinladigi 59 kişilik “local terrorist list” içerisinde yer almaktadır. Suriye’de El Kaide iltisaklı gruplarla işbirliği halindedir, bazilarinin eğitim kamplarında yer almıştır. Hassan Al Diqqi isimli şahıs da dahil olmak üzere, uluslararası selefi cihatçı yapılanma içerisinde yer alan pek çok isim bugün Türkiye’de ikamet etmektedir. Hassan Al Diqqi’nin de dahil olduğu El-Kaide iltisaklı uluslararası Selefi Cihatçı yapılanma sınırlarımız içerisinde önemli ölçüde mevzi elde etmiş durumda. Hassan Al Diqqi haricinde bu yapıya yön veren daha önemli isimler ve yerli işbirlikçileri mevcut. Acaba İbrahim Karagül işbirlikçi mi?”
Karagül, dün sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım’da Zafer Partisi hakkında, “Bu iş siyasi parti meselesi olmaktan ciddi ciddi çıkmıştır” ifadelerini kullanmıştı.
İbrahim Karagül’ün paylaşımında şu ifadeler yer almıştı:
“Ümit Özdağ sokak mafyası mı kurdu? Çeteler oluşturulmuş. Sokakta tipini beğenmedikleri herkese saldırıyorlar. Bir organize iş var. İşin siyasi yönü var, ırkçılık. İşin şiddet yönü var, sokak saldırıları. İşin örgütlenme yönü var, ülke genelinde çeteler oluşturulması. E ama bu unsurlar birleştiğinde iş, teknik anlamda “terör” olarak tanımlanıyor. Organizasyon da “terör örgütü” olarak… Çünkü terör tanımının bütün unsurları oluşuyor. İster ülke güvenliğini esas alın, ister hukuki tanımları, bu her ülkede böyledir. Bence Ümit Özdağ ve partisi için siyasi kamuflaj kaldırılıp yeni bir tanımlama yapılmalı. “Terör örgütü” tanımı üzerinde ciddi ciddi düşünülmeli. Ve mesele bir “iç güvenlik sorunu” olarak ele alınmalı. Bu iş siyasi parti meselesi olmaktan çoktan çıktı.”
Memur zammında Hakem Kurulu 4. toplantısı da sonuçlanmadı! Gözler perşembe gününe çevrildi