DOLAR

34,5467$% 0.18

EURO

36,0147% -0.62

GRAM ALTIN

3.005,41%1,48

ÇEYREK ALTIN

5.110,00%0,95

TAM ALTIN

20.381,00%1,12

BİTCOİN

3416210฿%1.46025

a

TBMM'den ortak bildiri: O partiler imza attı

AK Parti'nin talebi üzerine TBMM Genel Kurulu, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili gizli bir oturumda toplandı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yaklaşık iki saat süren oturumda milletvekillerini bilgilendirdi, ardından Meclis'te grupları bulunan altı parti tarafından taraflara çatışmaya son verme çağrısı içeren bir bildirge yayımlandı.

AK Parti‘nin isteği üzerine TBMM Genel Kurulu, İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin gelişmeleri gizli oturumda değerlendirdi.

Gizli oturuma geçildikten sonra Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yaklaşık iki saat boyunca milletvekillerini konu hakkında bilgilendirdi.

Oturum sırasında Genel Kurul hizasındaki basın bürolarından çalışanlar çıkarıldı ve kapılar kilitlendi.

Meclis’te grupları bulunan altı parti tarafından imzalanan ortak bir bildirge yayımlandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Yeşil Sol Parti Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, ve Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya tarafından imzalanan bildirgede taraflara çatışmaya son verme çağrısı yapıldı.

Bildirgede, “Gazze‘de bitmeyen insani trajediyi derinleştiren kolektif cezalandırma yöntemleri ile hedefi doğrudan siviller olan tüm saldırıları kınıyor; Filistin ve İsrail’i, iki devlet temelinde adil ve kalıcı bir çözüme ulaşmaları için, daha fazla gecikmeksizin kalıcı barışa yönelik müzakerelere başlamaya davet ediyoruz.” ifadelerine yer verildi.

TBMM’nin ortak bildirisinde şu cümlelere yer verildi:

Filistin ve İsrail’de yaşanan çatışmalarda çok sayıda sivil can kayıplarının yaşanması, sivil altyapının hedef alınması ve sivillerin en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak durumda bırakılması vicdanları yaralamaktadır. Krizin başka bölgelere de sirayet potansiyeli, bölgesel güvenlik ve istikrarı ciddi biçimde tehdit etmektedir.

Sivillerin her şartta korunması ve toplu cezalandırma mahiyetindeki uygulamalardan kaçınılması hukukun, vicdanın ve insanlığın gereğidir. Bu gerilimin telafi edilemez sonuçlar doğurmaması için tüm tarafları barış-güvenlik-istikrar vizyonumuz çerçevesinde itidale ve akliselime davet ediyoruz.

Son yaşananlar, uzun süredir tarifsiz sıkıntı, umutsuzluk ve acılara yol açan Filistin- Israil meselesinin artık iki devletli çözüme yönelik yerleşik Birleşmiş Milletler parametreleri temelinde ve müzakereler yoluyla adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması zaruretini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Filistin-Israil meselesinin çözümü, sonuçları yönetmekten değil, sorunların temelinde yatan sebepleri ortadan kaldırmaktan geçmektedir. Son olaylar, 56 yıldır devam eden hukuksuz işgal ve buna bağlı politikaların doğurduğu bir sonuçtur.

Toprakları, hayat ve gelecek umutları elinden alınan Filistin halkı, bugün yeni ve emsali görülmemiş bir kuşatma altındadır. İki milyon insanın yaşadığı ve 16 yıllık ablukayla çoktan bir açık hava hapishanesine dönüşmüş bulunan Gazze’ye sağlanan gıda, enerji ve insani yardımların kesilmesi, sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması uluslararası hukukun açık ve ağır bir ihlalidir.

İşgalle başlayan, yasadışı yerleşimcilerin mülk gaspları, kutsal mekânların statüsünü hiçe sayan saldırı ve provokasyonlarla devam eden ihlaller zinciri ve çifte standartlı uygulamalar, iki devlet temelindeki çözüm vizyonunu da aşındırmaya devam etmektedir.

Bu itibarla, Filistin topraklarında devam eden işgal uygulamalarının biran önce sona ermesi ve adil bir barışa ulaşılması şarttır. Başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olmak üzere, tüm uluslararası toplumun, artık daha fazla gecikmeksizin iki devletli çözüm vizyonu temelinde tarafları adil bir çözüme yönlendirmek için sorumluluk alması gerekmektedir.

Ortadoğu’da kalıcı barışın öncelikle Filistin-İsrail meselesinin adil bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkün olduğunu ve bunun, 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti’nin vücut bulmasıyla mümkün olabileceğini net bir şekilde yineliyoruz.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Kemal Kılıçdaroğlu'ndan milletvekillerine yerel seçim talimatı

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.