DOLAR

38,2025$% 0.26

Created with Highcharts 8.2.2
EURO

44,3089% 1.83

Created with Highcharts 8.2.2
GRAM ALTIN

4.169,20%2,28

Created with Highcharts 8.2.2
ÇEYREK ALTIN

6.865,00%2,20

Created with Highcharts 8.2.2
TAM ALTIN

27.375,00%2,20

Created with Highcharts 8.2.2
BİTCOİN

3338273฿%3.80725

Created with Highcharts 8.2.2
a

Cumhurbaşkanı Erdoğan Netanyahu, Gazze kasabı olarak yargılanacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İş Birliği Teşkilatı'nın 39. Bakanlar Oturumu'nda yaptığı konuşmada, Gazze'deki gelişmeleri değerlendirdi ve İsrail'in saldırılarına karşı çıkarak Gazze'yi selamladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İş Birliği Teşkilatı‘nın 39. Bakanlar Oturumu Açılış Programı’nda yaptığı konuşmada, Gazze’deki ateşkesin ardından İsrail’in katliamlarının arttığına dikkat çekti.

“İsrail’in saldırılarına direnen Gazze’yi selamlıyorum.” diyen Erdoğan, Gazze’nin küresel sistemde kritik bir rol oynadığını ifade etti.

Erdoğan, Birleşmiş Milletler’e eleştirilerde bulunarak, “Bir tarafta savaş dursun diyen 121 ülke var, diğer tarafta İsrail saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var. Bu 3-5 ülke ne zaman ‘tamam’ derse ancak o zaman harekete geçen küresel mekanizma var. Böyle bir yapının barışı getirmesi mümkün değildir.” şeklinde konuştu.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya “Gazze kasabı” şeklinde hitap eden Erdoğan, Netanyahu’nun savaş suçlarına karıştığını ve yargılanması gerektiğini ifade etti.

Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Türkiye ve Türk milleti olarak Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılını idrak ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, şanla şerefle, başarılarla geçen bir asrı geride bıraktı. Bu kutlu yürüyüşümüzü, Türkiye Yüzyılı ile taçlandırmadan durmayacağız.

“İsrail’in katliamları hızlandı”

İsrail’in 7 Ekim’de başlayan katliamları, esir takasları sebebiyle 6 gün aranın ardından 1 Aralık itibariyla yeniden hızlandı. 16 binin üzerinde şehit, 36 binin üzerinde yaralı verildi. İsrail’in saldırılarına direnen Gazze’yi selamlıyorum.

Bunlar hepimize yıllarca demokrasi ve hukuk dersi vermişlerdi. Söze her başladıklarında, basın özgürlüğünde bahseden bunlar değil miydi? Fail Müslüman olunca ortalığı ayağa kaldıranların hepsi, İsrail’in katliamlarına kör ve sağır kesilmiş durumdalar. Fiziken ölenler Filistinliler olabilir. Bu zulme destek vererek veya sessiz kalan her kişi, kurum ve ülkenin şatafatlı ideolojileri, ilkeleri yerle yeksan olmuştur. Bunca masumun ölümünü, sessizce geçiştirmeye hatta Hamas bahanesiyle meşrulaştırmaya çalışanların artık insanlığa söyleyecek tek bir sözleri dahi kalmamıştır.

Birleşmiş Milletlere tepki gösterdi

Gazze, küresel sistem açısından bir turnusol kağıdı işlemi görüyor. 7 Ekim’den bu yana şahit olduklarımız pek çok yapının gerçek yüzünü bize gösterdi. BM kurumsal olarak Gazze imtihanından başarısız çıktı. Genel Sekreter’in samimi gayreti maalesef bizzat Güvenlik Konseyi üyeleri tarafından sabote edildi. BM Genel Kurulu’nda 121 evet oyuyla kabul edilen karar, insanlığın vicdanına tercuman olması bakımından kıymetli bir adımdır. Ancak bu karar BM’nin mevcut yapısı nedeniyle kadük kaldı.

Bir tarafta savaş dursun diyen 121 ülke var, diğer tarafta İsrail saldırılarına açık çek veren 3-5 ülke var. Bu 3-5 ülke ne zaman ‘tamam’ derse ancak o zaman harekete geçen küresel mekanizma var. Böyle bir yapının barışı getirmesi mümkün değildir. Bizim yıllardır, dünya 5’ten büyüktür diyerek ifade ettiğimiz, BM Güvenlik Konseyi’nin adaletsiz ve krizlerin çözümünde işlevsiz kalan bu çarpık yapısı değiştirilmelidir. Hiçbirimiz bu sistemi kabullenmek mecburiyetinde değiliz. Artık itirazlarımızı daha gür dillendirmemiz gerekiyor.

“Netanyahu, Gazze kasabı olarak yargılanacak”

Gazze kasabı olan Netanyahu bir savaş suçlusu olmanın ötesinde kesinlikle Gazze kasabı olarak yargılanacaktır. Gazze’nin yeniden imarı ile ilgili hazırlıklara şimdiden başlamalıyız. İsrail’in Gazze’yi insansızlaştırma politikalarına karşı çok net bir duruş sergilemeliyiz. Gazze bir Filistin toprağıdır, Gazze Filistinlilerindir; öyle kalacaktır.

Bugün Gazze’yi savunmak demek; Kudus’le birlikte, Mekke’yi, Medine’yi, İstanbul’u, Şam’ı, Bağdat’ı savunmak demektir. Yangının bizim ocağımıza ulaşmasını beklersek, o yangın bir gün mutlaka evimize gelecektir.

YORUMLAR

s


En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

TÜİK Enflasyon rakamlarını açıkladı!

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.