Cumhurbaşkanı Erdoğan: CHP'yi tanımak istiyorsanız 3 kelime yeter

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkent Millet Bahçesi’nde düzenlenen Ankara mitinginde çarpıcı açıklamalar yaptı. Erdoğan ”Tüm terör yandaşlarını yeniden devlete dolduracaklarını açıkça ilan edenler avucunuzu yalayacaksınız avucunuzu!” ifadelerini kullandı. ‘Eğer CHP’yi tanımak istiyorsanız 3 kelime yeter’ diyen Erdoğan ”İstanbul’a belediye başkanı olduğum zaman bende İstanbul’u böyle tanıdım. Çöl, çamur, çukur” dedi..

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle…

Sevgili Ankaralılar, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. İstiklalimizin ve istikbalimizin başkentinden selamlarımı gönderiyorum. Yüz binler geliyor. Sandığı yürüyor yüz binler. 14 Mayıs’ın müjdesini veriyor. Sandıkları gümbür gümbür patlamaya var mıyız?

Gelirken bilbord gördüm ne diyor biliyor musunuz? ‘Ankara daha iyi hizmete layık’ diyor. Dün baktım İzmir’de bay bay Kemal onu yazmış. İzmir’e iyi hizmete geliyoruz diyor. İstanbul’da aynı şeyi söylüyor. İstanbul’da Ankara’da 4 yılda ne yaptın. İzmir bir yağmur görmesin çamur, çukur alıyor başını götürüyor.

“Eğer CHP’yi tanımak istiyorsanız 3 kelime yeter”

Bunların 3 tane tanımı var. Eğer CHP’yi tanımak istiyorsanız 3 kelime yeter. çöl, çamur, çukur. İstanbul’a belediye başkanı olduğum zaman bende İstanbul’u böyle tanıdım. Çöl, çamur, çukur… İstanbul’u bunlardan kurtardık. Hepsini geç susuzluktan kurtardık susuzluktan. aynı şekilde Ankara’yı susuzluktan kurtardık.

“Yalan dersi almak istiyorsanız…”

Yalan dersi almak istiyorsanız bay bay Kemal’in yazıhanesine uğrayın. 14 Mayıs’ta benim milletim bunları siyasi mevta yapacak.

7’li masa oldular. Bay bay Kemal o da yetmeyecek size. Sen onlarla yürü. Bizim yanımızda millet var millet. Bizim yanımızda Cumhur var. Cumhur’u yanına almayan avucunu yalar.

Bir tarafta 15 temmuz ihanetinin intikamını almak için yanıp tutuşanlar var. devleti yeniden kamudan temizlediğimiz mensuplarına teslim etme sözü veriyorlar. Yine aynı tarafta bölücü emellerini gerçekleştirmek için yanıp tutuşanlar var.

“Ne Selo çıkabilir, ne de o evlat katili çıkamaz!”

Şimdi gelin bize öyle bir söz verin ki artık bunların bir umudu kalmasın. Diyarbakır’da Yasin Börü’leri şehit edenler bunlar değil mi? Kürt kardeşlerimizi sokağa döküp 51 kardeşimizi şehit eden bunlar değil mi? Selo’yu bırakacağız diyorlar.

Biz görevde olduğumuz sürece ne Selo çıkabilir, ne de o evlat katili 
(Öcalan) çıkamaz! 

“Avucunuzu yalayacaksınız avucunuzu!”

Ben bir yere inanıyorum. Önce Allah’a, sonra milletime. Cumhur ittifakı gümbür gümbür geliyor mu? Bunların ülkeye ve millete olan düşmanlıkları nedeniyle kamudan attığımız tüm terör yandaşlarını yeniden devlete dolduracaklarını açıkça ilan edenler avucunuzu yalayacaksınız avucunuzu!

“Arkadaşı Kandil baronu”

Şimdi sormak lazım; Bay bay Kemal sen talimatı nereden alıyorsun? Kandil’den. Ne diyor Kandil? Biz artık Bay bay Kemal’i destekliyoruz. Ben de diyorum ki; söyle bana arkadaşını söyleyeyim sana kim olduğunu. Arkadaşı Kandil baronu olanlardan bu ülkeye faydası olur mu?

Kılıçdaroğlu’nun “300 milyar dolar” vaadi

Ne diyor Bay bay Kemal Londra’dan 300 milyar dolar getirecekmiş. Siz inanıyor musunuz? Sen şuan hangi kademedesin? Nasıl oluyor da olmayan bir şeyi getiriyorsun. Herhalde bunlar daha önce getirdikleri esrar eroin vs. bunları göndermişler ki bunların bedelini döndürme gibi bir gayreti var. Daha önce böyle bir iftirayı yaptı ya. Olmayan bir şey vaat edilmez ve gelmez. Yalan bunda. Nasıl olsa bunun ödemesi yok. söyle söyleyebildiğin kadar yalanı. Bu 300 milyar doların, yalanın hesabını 14 Mayıs’ta sormaya var mıyız?

“Kendini maliye bakanı ilan etti zavallı”

Kendini maliye bakanı ilan etti. İzlediniz mi? (Kılıçdaroğlu dün canlı yayına konuk olmuştu) zavallı. Sen maliyede memurdun hiçbir zaman bakan olmadın. Niye bu millete yalan söylüyorsun. Memur kardeşlerimi aşağılamıyorum ha. Onlar ondan daha çok yükseklerde. Şimdi bu ne yaptı? Her birine cumhurbaşkanlığı yardımcılığı teklif ederek. Bunun adı rüşvettir. Bu rüşvetçiye 14 Mayıs’ta gereken dersi vermeye hazır mıyız?