34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
3.005,41%1,48
5.110,00%0,95
20.381,00%1,12
3371620฿%-1.01892
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu İzmir Mitingi’nde vatandaşlara seslendiği konuşmasında Cumhur İttifakı’na yönelik sert eleştirilerde bulunarak ‘aramızda büyük farklar var’ dedi. Altı farkı sıralayan Davutoğlu “Son 15 güne bu altı ilkeyle giriyoruz: Tam özgürlük ve demokrasi. Adalet. Temel insan onuruna yakışır ekonomik standart. Temiz siyaset, güçlü devlet ve onurlu Türkiye” dedi.
Cumhur İttifakı’na sert eleştirilerde bulunan Genel Başkan, ittifaka ‘yamalı bohça’ diyerek “Bir tarafta birbirini doğru dürüst tanımayan hepsi asık suratlı yamalı bohça gibi Cumhur İttifakı, diğer tarafta güler yüzlü sakin vakur Millet İttifakı aramızdaki fark bu” şeklinde konuştu.
Davutoğlu Cumhur İttifakı ile aralarında büyük farklar olduğunu kaydederek 6 ilkeleri olduklarını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
Son 15 güne bu altı ilkeyle giriyoruz: Tam özgürlük ve demokrasi. Adalet. Temel insan onuruna yakışır ekonomik standart. Temiz siyaset, güçlü devlet ve onurlu Türkiye.
Davutoğlu’nun konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Yeni bir ufka ihtiyacımız var. Yeni bir ufuk çizmek için buradayız. İzmir’e kader şehri dedim. İzmir bugün destansı bir görüntüyle diyor ki ‘yeni bir kader çizmeye geldik’.
200 yıllık modernleşme tarihimizin görmediği bir manzara ile huzurunuzdayız. Daha önce siyasi rekabet etmiş 6 siyasi parti olarak karşınızdayız. Bu manzara kolay olmadı. Aylarca görüştük, ama hiçbir şeyimiz gizli olmadı. şimdi ülkemizi iki kader yolu bekliyor.
Bir tarafta birbirini doğru dürüst tanımayan hepsi asık suratlı yamalı bohça gibi Cumhur İttifakı, diğer tarafta güler yüzlü sakin vakur Millet İttifakı aramızdaki fark bu.
Aramızdaki farklar büyük Cumhur İttifakı ile anlatayım:
Birincisi demokrasi ve özgürlükler. İnsan hakları. Cumhur İttifakı denen bu yamalı bohça yoluna devam ederse ki edemeyecek, bugünkü baskılar devam edecek. Ama biz gelirsek, 13 cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcıları olarak biz özgürlük alanlarını genişleteceğiz. Hiç kimse ötekileştirilmeyecek. Gençler bir tweet dolayısıyla cezalandırılmayacak. Herkes istediği gibi konuşacak, istediği gibi yazacak, istediği gibi giyinecek.
Adalet. Devletin dini adalettir diyen bir inançtan geliyoruz. Adaletin olmadığı hiçbir yerde huzur olmaz. Güven olmaz. Geleceğe herhangi bir şekilde umut olmaz. Bugün talimatla yürüyen yargı mekanizmasını tam ve bağımsız bir yargı sistemine dönüştüreceğiz.
İnsan onuruna yakışır bir hayat ve ekonomik düzen. Bu düzen fakiri daha fakir zengini daha zengin yaptı. İşçimiz enflasyon altında ezildi. Kur korumalı mevduat adında faizcilere peşkeş çekilen 200 milyar Türk lirasını, arka kapıdan satılan 218 milyar Türk lirasının hesabını sorarak, tek tek milletimize dağıtacağız.
Size siyasi ahlak sözü veriyoruz. Türkiye’de yolsuzluk düzeni hakim. Her gün iddialar var. Bir bakan kendi şirketine dezenfektan sattı, Erdoğan teşekkür etti. Ülkenin toprakları imar baronlarına peşkeş çekildi. Türkiye dışarıdan narko olarak anılan bir devlet haline geldi. Başbakanlığımıza mani olan siyasi ahlak, imar yasası, ihale yasası tekrar gündeme gelecek. Sayın Kılıçdaroğlu’yla siyasi ahlakı Türkiye’de egemen kılacağız. Herkes malvarlığı beyanında bulunacak.
Devletimizin kurumları yıprandı. Devletimiz itibar kaybetti. Mülakatlar üzerinden niteliksiz insanlar devlet kadrolarını doldurdu. Devletin kurumlarını ayağa kaldıracağız. Temiz siyaset ve liyakatla ülkeyi ayağa kaldıracağız.
Dünyaya açık onurlu bir ülke. Dış politikasıyla temiz siyasetiyle örnek alınan bir ülke. Bugünlerde seçimi kaybedeceğini gören iktidar mensupları saldırganlaştı. Bu ülkede benden sonra başbakanlık yapan bir başbakan tabii seçimle değil. Siz onu belediye başkanı dahi yapmadınız.
Millete hakaret eden biri olursa, milli iradeye laf eden biri olursa onunla hesaplaşırız. 14 Mayıs’ta yabancı istilacılara ülkeyi terk etmeyeceğiz diyor. Hiçbirimiz yabancılarla ilişkiler içinde değiliz. Ama ne yapacağız biliyor musunuz? Tarihimizde olmadığı gibi geleceğimizde de hiçbir Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na aptal olma diye mektuplar yazılamayacak.
O başbakana şöyle seslenmek isterim: Önce sen yurtdışında olduğu iddia edilen milyar dolarları ülkemiz getir ondan sonra yabancı istilasından bahset.
Son 15 güne bu altı ilkeyle giriyoruz. Tam özgürlük ve demokrasi. Adalet. Temel insan onuruna yakışır ekonomik standart. Temiz siyaset, güçlü devlet ve onurlu Türkiye.
Kaybedeceğini anlayınca saldırganlaştı iktidar. Yalanı deniyorlar, kutuplaşmayı deniyorlar. Bir cuma günü deprem bölgesindeydik. Bir Müslüman Fatiha okuyan Müslümana müdahale etmez. Ama sayın Kılıçdaroğlu’na tahrik yaptılar. Aynı gün yalan ve iftirayla Sayın Erdoğan Sultanahmet’te siyaset yaptı. Bunlar Diyanet’i kapatacaklar dedi. Hangi metnimizde gördün bunu sayın Erdoğan? Nerden çıkartıyorsunuz.
En vahimi… İçişleri Bakanı… Çıktı dedi ki kendisi hakkındaki iddiaları örtmek için her geçen gün daha çok bağıran bir bakan. Dedi ki 14 Mayıs bir sivil darbe girişimi. Kendisinin kafasında darbe mantığı var da ondan. Korku yaymak istiyorlar da ondan. İşte biz 6 genel başkan, 2 büyükşehir belediye başkanımız buradan sesleniyoruz. Korkmadık, korkmuyoruz, korkmayacağız.
Hiçbir güç milli iradeye hakim olamayacak. 14 Mayıs’ta her bir oya, her bir sandığa sahip çıkacağız.
Kılıçdaroğlu vaatlerini sıraladı: Benim saraylarda gözüm yok